6 Mart 2021 Cumartesi

ÖTEKİ RÜZGAR

 


ÖTEKİ RÜZGAR

(The Other Wind)

Ursula K. Le Guin

2001

Çevirmen: Çiğdem Erkal İpek

Metis Yayınları


Veeeeee işte Yerdeniz serisinin 6. ve son kitabı. Diğerleri için bkz:


1- Yerdeniz Büyücüsü

2- Atuan Mezarları

3- En Uzak Sahil

4- Tehanu

5- Yerdeniz Öyküleri


Bu kitapta artık büyücüsü, sihirbazı, ejderhası, kralı, prensesi el ele, gönül gönüle, dünyanın dengesini kuruyorlar.

*

Ölen karısını rüyasında gören Kızılağaç adlı tamir yeteneği olan büyücü, bu konuyu danışmak için Ged'in yanına gelir. 

Ölen eşini rüyanda görmek sıkıntı mı? Hayır. Ama ölen eşin elinden tutup seni de yanına çağırıyorsa ve bu rüyanın gerçeğe dönüşmesi an meselesi ise evet bir miktar sıkıntılı olabilir. 

Ölüleri ve hayattakileri ayıran duvara gidip geliyor Kızılağaç. Bu yüzden uykusuz geceler yaşıyor. 

Çevik Atmaca yani Ged de daha önce ölüler diyarına gitmişti. O yüzden Kızılağaç, Ged'den yardım istiyor. Ged'in dediğine göre Kızılağaç ile karısı Zambak arasındaki bağ ölümle yaşam arasındaki bağdan daha güçlü. O yüzden kopamıyorlarmış birbirlerinden.

Ged, rahat uyumasını sağlar diye Kızılağaç'a bir yavru kedi veriyor. Gerçekten de Kızılağaç biraz daha rahat uyuyor. Buradan yola çıkıp her büyücünün bir hayvanı olduğunu anlatıyor Ged. Kendisinin Otak'ı vardı. Harry Potter'in baykuşu var. He he! Kızılağaç'ın da Asıl adlı kedisi oluyor. 

Ged, daha fazla yardımı dokunamayacağını söyleyip Kızılağaç'ın Havnor'a, Kral Lebannen'in yanına gitmesini tavsiye ediyor. 

Kızılağaç, Atmaca’nın verdiği mektupla kral Lebannen’e gidiyor. Mektupta “Kızılağaç rüyasında seninle birlikte geçmiş olduğumuz diyara çağrılıyor. Biz Kuğu’nun açtığı kapıyı kapatmıştık. Şimdi ise belki duvarın kendisi yıkılıyor. Kralım onun sesini duyacak ve irfanı gereğince hareket edecektir.”

Lebannen, Çevik Atmaca'nın misafirini elbette güzel karşılıyor. 

Bu arada Kargad Kralı Thol, barış isteyen Lebannen'e kızını gönderiyor. Prenses ile Lebannen'in evlenmesi bekleniyor ama Lebannen istemiyor. Lebannen peçeler içinde hiç konuşmayan, çünkü Lebannen ve halkının konuştuğu dili bilmeyen, prensesi Nehir Köşküne yerleştiriyor. 

*

Ejderhalar artık insanlara zarar vermeye başlıyor. 

Ejderhalar ve insanlar tek bir halkmış eskiden. Bunun belirtisi olarak insanların her neslinde aynı zamanda ejderha olan bir iki kişi doğarmış. Ejderhaların da her neslinde aynı zamanda insan olan biri doğarmış. Ama artık bu olamayacakmış. Denge değişiyormuş.

Ejderhalar artık kendi topraklarına sahip olmak istiyorlarmış, o yüzden kralın adalarını yakıyorlarmış. 

Lebannen yardım için Tenar ve Tehannu’yu çağırıyor. Tenar, Prensesin konuştuğu dili biliyor. Prensesin gerçek adının Seserakh olduğunu öğreniyor ve ona konuştukları dili öğretiyor.

Tehanu da ejderhaların dilini biliyor.

Ejderhalarla ateşkes yapmaya karar veriyorlar. Barış görüşmeleri için Ejderha Orm geliyor. İnsana dönüşerek konuşuyor. İrialı Hanım oluyor.

Tehanu, aslında ejderha Kalessin’in kızı. İrialı da öyle. Yani Tehanu ve İrialı Kardeşler.

*

Sonuçta;

Duvar yıkılıyor.

Kızılağaç iyileşiyor, artık rüya görmüyor ama karşılığında tamir yeteneğini kaybediyor. 

Tehanu ejderhaya dönüşüyor.

Seserakh ile Lebannen evleniyor.

Ged ile Tenar yine eski rutin yaşamlarına dönüyor.

*

Son!

En son!

Sopson!

Üç kitap olsun diye yola çıktığı seriyi altı kitapla bitiren yazara selam olsun!

Bana da 1000 sayfayı aşkın bu seriyi bitirdiğim için helal olsun! Fantastik edebiyat hiç sevmem hiç sevmem diye diye bitirdim. Hala sevmiyorum ama bir güzelliği var, onu hissediyorum. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder