30 Ocak 2011 Pazar

ŞAİR EVLENMESİ


ŞAİR EVLENMESİ

Yazarı: İbrahim Şinasi


Yayınevi: Turna Yayınları


Basım Yılı: 1860, Turna Yayınları'nda 1.Baskı Ağustos 2009


Sayfa Sayısı: 144


İşte Edebiyat derslerinin vazgeçilmez sorusu olan ''Batılı anlamda ilk tiyatro oyunu hangisidir?''in cevabı.


Bu derslerde böyle soruları sorarken, bir de bu soruların cevabı olan eserleri verseler ya öğrencilere. Ben de bu yaşımda kitapçıda bu kitabı görünce ''Aaaa batılı anlamda ilk tiyatro eserimiz olan Şair Evlenmesi bu mu? Nasıl birşey acaba? Hemen alayım.'' diye heyecanlanmasam.


Kitapçıda bu kitabı görünce gerçekten heyecanlandım. Hep adını duyuyoruz da ne var bunun içinde.


Kitap 144 sayfa ama bol bol tiyatrodan (Osmanlı Tiyatrosundan, tiyatro terimlerinden) falan bahsettiği için. Yoksa Şair Evlenmesi denen oyun bir perdelik birşey. Kitaba dökülmüş hali de en fazla 20 sayfa.


Kitapta başkarakter olan Müştak Bey, Kumru Hanım'la evlenmeye niyetlidir. Ama evlenecekleri gün bir katakulliye getirilip Kumru'nun yaşı geçgin, çirkin, kambur, evde kalmış ablası Sakine Hanım'la evlendirilmeye çalışır. Nikahı kıyacak olan imam da para için herşeyi yapabilen bir insandır. Mahallleli de saftır, cahildir, her söylenene inanır.


Eserin ana fikri de görücü usulüyle evlenmenin yanlış olduğu.
Bu kadarcık birşey.

Yani ey Milli Eğitim Müdürlüğü, şuncacık kitabı okullara dağıtsan, okullarda bu temsili olarak canlandırılsa, izlenilse falan fena mı olur.Her şeyi de ben mi öğreteceğim ?

BABA EVİ


BABA EVİ

Yazarı:
Orhan Kemal


Yayınevi:
Epsilon Yayıncılık


Baskı Sayısı: 17. Baskı- Mart 2005

Sayfa Sayısı:
104 sayfa



''
Küçük Adamın Romanı'' adlı Orhan Kemal serisinin ilk kitabı olan Baba Evi, adeta hap gibi, bir solukta okunan, kitabın kapağını açmamla bitirmemin bir olduğu sadelikte bir kitap. Büyükçekmece'ye duruşmaya gidiyordum.Gidiş dönüş yolda bitirdim. Tek kullanımlık bir kitap yani.

Orhan Kemal, kitabın önsözünde Küçük Adam'ın kahvehanede tanıştığı bir adam olduğundan bahsediyor.


Kitabın arka kapağında özeti süperkulade bir şekilde anlatılıyor. Aynen alıntılıyorum:


''Kurtuluş Savaşı'na gönüllü olarak katılmış Hukukçu baba, savaştan sonra iktidarla çatışınca, kalabalık ailesiyle birlikte Beyrut'a kaçmak zorunda kalmıştır.Orada ufak bir lokanta açar ve iki oğluyla birlikte çalışmaya başlar. Ancak işler kötü gider ve aile geçinemez hale gelir; üstelik baba ağır bir hastalığa yakalanmıştır.Aile çocukların kazandığı üç-beş kuruşla hayatını sürdürmeye çalışırken, babasının baskısından bunalan büyük oğul işten atılır, bir türlü yeni iş bulamaz, ailesinin yükünü tek başına taşıyan kardeşiyle çatışmaya başlar. Sonunda babasını razı ederek yurda - Adana'ya- geri döner. Hala yoksuldur ama baskıdan kurtulmuş, yaşama sevincini yakalamıştır; arkadaş edinir, futbolda başarı kazanır ve hayatına kızlar girer...''