15 Mayıs 2016 Pazar

BEYAZ KALE




BEYAZ KALE

Orhan Pamuk

1985

Yapı Kredi Yayınları

6. Baskı - Ocak 2016

150 sayfa


Sessiz Ev'deki tarihçi Faruk, bazı araştırmalar yapıyordu. Bu araştırmaları neticesinde bu kitabı yazmışmış. Girişte onun önsözü var.

Sonsözde de Orhan Pamuk bu kitabı yazarken hangi kaynaklardan faydalandığını, ama tabi aslında kitabı kendisinin değil, Faruk'un yazdığını anlatıyor.

Kitabın atmosferi Puslu Kıtalar Atlası'nı anımsattı bana. Osmanlı dönemi, padişahlar, paşalar, icatlar...(Bu kitap yazılırken Puslu Kıtalar yoktu tabi.) İlk sayfalarda Cervantes'in Don Kişot'una bir gönderme ve son sayfalarda bizzat Evliya Çelebi'nin kendisi var ki böyle tanıdık simalara rastlamak mutlu ediyor beni.

*

Türk korsanlar tarafından esir olarak alınan bir Venedikli, kendisine tıpatıp benzeyen Hoca namlı birine köle olarak verilir. İkisi de bilime ilgi duyar. 

Hoca, çocuk yaştaki padişahı etkileyip bilimsel çalışmaları için ondan yardım isteme gayretindedir. Padişahın Hoca'dan isteği ise savaşlarda etkili olacak güçlü bir silah yapması.

Venedikli ile Hoca, tank olduğunu zannettiğim bir savaş makinesi yaparlar. Ama bu icat etkili olmadığı gibi uğursuz da bulunur. İhale Venedikli'ye kalır, idam fermanı çıkar.

Bunun üzerine Hoca ve Venedikli kılık değiştirir. Birbirlerinin hikayelerini tüm çıplaklığıyla zaten çok iyi bilmektedirler. Çünkü birbirlerine hayatlarına dair her şeyi anlatmışlardır.

Hoca, Venedikli kılığıyla nicedir ilgi duyduğu Avrupa'ya gider. Venedikli de Hoca kılığında padişahın müneccimbaşısı olur.

Hikaye Venedikli'nin ağzından yazıldığı için onun rolüne kendini ne kadar kaptırdığını anlıyoruz. Bir gezginin anlattığına göre Hoca'nın da rolünü gayet iyi oynadığını duyuyoruz sonra.

2 yorum:

  1. Beğendiğim kitaplarından biri Orhan Pamuk'un.. kurgusu ve konusunu çok beğenmiştim.

    YanıtlaSil
  2. Benim de zevkle okuduğum bir kitap oldu.

    YanıtlaSil