YAKAN SIR
(Brennendes Geheimnis )
1913
&
ALACAKARANLIK ÖYKÜSÜ
(Geschichte in der Dämmerung)
1911
Stefan Zweig
Türkçesi: Ali Avni Öneş
Yordam Kitap
Basım - Nisan 2013
176 sayfa
YAKAN SIR
Bir baron yalnız başına tatile çıkar. Kaldığı otelde bir anne ve çocuğunu görür. Anneye yakınlaşabilmek için çocuğa ilgi gösterir. On iki yaşındaki çocukla arkadaşlık eder. Çocuk da bir yetişkin kendisiyle arkadaşlık ettiği için mutludur.
Bu şekilde anneye yaklaşan Baron artık çocukla ilgilenmez. Kadın ve Baron yalnız kalabilmek için çocuğa yalanlar söyleyip onu atlatırlar.
Çocuk bunu fark eder.
Bir akşam annesi ve Baron koridorda cilveleşirken annesinin Baron'a "Bırak beni" demesini yanlış anlayıp annesini kurtarmak için Baron'a saldırır. Annesi çok kızar. Yine yalanlar söyler kadın çocuğuna. Çocuk da öfkelenip annesine tokat atar.
Yaptığından çok utanan ve üzülen çocuk kaçarak uzaklaşır oradan. Trenle büyükannesinin evine gider.
Daha sonra anne ve babası gelir çocuğun yanına.
Çocuk babasına her şeyi anlatmasın diye anne çocuğuna kaş göz işaretleri yapar. Çocuk da annesinin sırrını söylemez.
*
Filmi de yapılmış.
ALACAKARANLIK ÖYKÜSÜ
Daha önce "Kitapçı Mendel" kitabının içinde bu öyküyü okumuştum.
*
Genç adam bahçede bir kadın görüyor. Karanlık olduğu için kadının yüzünü göremiyor. Tutkuyla birlikte oluyorlar.
Adam bu kadının kim olduğunu merak ediyor. Evde üç tane kız kuzeni var, onlardan biri olabileceğini düşünüyor.
Bir gün bahçedeki kadının bilekliğine bir madeni para iliştiriyor.
Ertesi gün kuzeni Margot'un bilekliğinde görüyor o parayı ve bahçedeki kadının o olduğunu düşünüyor.
Fakat Margot onu hep tersliyor.
Meğer bahçedeki kadın diğer kuzeni Elisabeth imiş. Elisabeth kendisi itiraf ediyor bunu. O bilekliklerden ve paradan amcası alıp vermiş hep kuzenlere.
Fakat adam bu arada Margot'a aşık oluyor.
Margot da Elisabeth de başkalarıyla evleniyor. Ama adam hala Margot'u düşünüyor.
İKİZLER
Soylu bir adam fakir bir kadına aşık olur, evlenirler.
Adam krala isyan edince öldürülür. Karısı ikiz kız çocuğu ile yalnız kalır, fakirleşir.
Kızlar büyür. İki kız da güzel, akıllı, kibirlidir. Birbirleriyle yarış içindedirler hep.
Kızlardan Helene fahişelik yapmaya başlar. Bu yolla çok zengin olur, ünü şehri aşar.
Diğer kız kardeş Sophie de aşağı kalmak istemez. O da rahibe olur. Ahlakı ile ün yapar ve ünü şehri aşar.
Kardeşlerden biri ahlaksızlıkta diğeri de ahlakta gözde iki isim olmuştur.
Helene, bir gün kardeşine bir oyun oynar. Kadınların yakışıklı erkek karşısında iradelerinin zayıf olduğunu söyleyen Helene'e karşı Sophie her kadının böyle olmadığını savunur. Bunu ispatlamak için Helene gibi giyinir. Gelecek olan adama teslim olmayacağını iddia eder.
Ancak Helene onun yiyeceklerine ve içeceklerine iradesini zayıflatacak şeyler kattığı için Sophie gelen adama karşı koymaz.
Helene kazanmıştır ama Sophie pişman değildir. Artık ikisi de fahişelik etmeye başlar. Çok zengin olurlar.
Fakat zamanla yaşlandıkları için artık kimse gelmez evlerine. İki kız kardeş de bu defa kendilerini dine, muhtaçlara yardıma verir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder