20 Ağustos 2016 Cumartesi

GEYİKLİ PARK



GEYİKLİ PARK

Sunay Akın

2010

Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

5. Basım - Ocak 2016

254 sayfa


"Laf lafı açıyor" derler. Sunay Akın bu konuda bir üstad. Bir konudan giriyor, onunla bağlantılı dünyanın başka bir yerinde, başka bir zamanındaki örneği veriyor, sonra konuyu bambaşka bir yerden kapatıyor.

Tarihi olaylar ve önemli kişiler hakkında hassas olduğunu düşünüyorum.

Unutulmasını istemiyor. Heykellerle, müzelerle yaşatılsın istiyor bu isimler ve olaylar.

Ama müzecilik ve heykelcilik bizde pek gelişmiş değil ne yazık ki. Kendisi de farkında bunun.

*

Kitaba Nusret mayın gemisini anlatarak başlıyor ve ardından kıyamet gibi konular geliyor.

Vecihi Hürkuş, Cervantes, Osmanlı Darwinizmi, cami mahyaları, Tarkan Vikingler filmi, Kaplumbağa Terbiyecisi tablosu, Nazım Hikmet, Türkan Saylan, Tokyo Camii...Neler neler.

Konu cümbüşü ama ben açıkçası gereksiz olduğunu düşünmüyorum. Keşke kendisinin de dediği ve istediği gibi tarihimizdeki önemli isim ve olaylara gerekli değeri verebilsek.

*

Sunay Akın'ın Oyuncak Müzesi'ne de İstanbul'da yaşayıp da hâlâ gitmemiş olmayı ayıp olarak değerlendiriyorum kendi adıma. 

Oyuncaklar hakkında söylediği çok doğru. Çocukların hayal gücüyle oyuncakları arasında bağlantı var. Tabletle, bilgisayar oyunlarıyla oynamak var, kendi icat ettiği oyun(cak)larla oynamak var. 

"Bir ülkenin meydanlarındaki, sokaklarındaki hayatı öğrenmek için, o ülkenin çocuklarının oyunlarına bakmak yeterlidir. Cinsel ayrımcılık üzerine kurulu ülkemiz oyunlarında kız çocuklar bebek sallarken, erkek çocuklar oyuncak tabancalarla ateş etmekte ya da arabalarını birbirleriyle çarpıştırmaktadır. Gazete sayfalarının kadın cinayetleri, terör ve trafik kazaları haberleriyle dolu olmasına rastlantı diyebilir miyiz?" sf.199

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder