16 Haziran 2016 Perşembe

TAAŞŞUK-I TALAT VE FİTNAT



TAAŞŞUK-I TALAT VE FİTNAT

Şemsettin Sami

1873

Sis Yayıncılık

7. Baskı - Ağustos 2015

112 sayfa


Arkadaşım kronolojik olarak Türk romanlarını okumaya karar verdi. Ben de ondan nemalanmaya.

Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat'ı okumuş ilk. Biliyorsunuz, kendisi ilk romanımız. Bir ilk roman için de hiç fena değil.

Ben de kitabı ondan ödünç aldım.

Aslında daha önce okumuştum ama unutmuşum.

İncecik ve sade bir dille yazılmış kitap zaten, zahmetsizce okudum bir daha. 

*

Talat, tütüncüden tütün alırken bir evin penceresinde bir kız görür. Görür görmez aşık olur. Kız da ona aşık olmuştur.

Sorar soruşturur.

Kızın adı Fitnat'tır. Tütüncünün üvey kızıdır. Kızın babası ölmüş, annesi tütüncüyle evlenmiş ama sonra ölmüş.

Üvey babası, kızını kötülüklerden korumak için evden dışarı çıkmasına izin vermiyormuş.

Talat da kadın kılığına girip eve girer. Adının Ragibe olduğunu söyler. Ragıbe, Fitnat'a okuma yazma öğretecek, Fitnat da Ragıbe'ye nakış.

Fitnat, Ragıbe'yi camdan görüp aşık olduğu adama çok benzetir. 

Ragıbe de o adamla kardeş olduklarını söyler.

Bir gün Fitnat'ın talibi çıkar. Ali Bey adında zengin bir adam Fitnat'la evlenmek ister.

Fitnat her ne kadar istemese de bu evlilik gerçekleşir.

İşte o zaman Talat, gerçeği anlatır Fitnat'a. Ragıbe kılığındayken birden çarşafını, baş örtüsünü çıkarır ve Talat olarak Fitnat'ın karşısına dikilir. Onu çok sevdiğini, o yüzden bu yola başvurduğunu anlatır.

Fitnat tabi şok. Bunca zamandır sevdiği adam aslında yanı başındaymış.

Ama çare yok, Fitnat'ı kocası olacak Ali Bey'in evine götürürler. 

Fitnat, Ali Bey'i reddeder.

Ali Bey, Fitnat'a yalvarırken Fitnat'ın muskası düşer. Muskayı açıp okuyan Ali Bey ne görsün? Yıllar önce çok sevdiği ama bir inat yüzünden boşandığı karısının mektubu. Boşandıkları sırada hamileymiş ama bunu söylememiş. Kızına babasının öldüğünü söylemiş. Komşu kadına tembihlemiş ki Fitnat bu muskayı 18 yaşına geldiğinde okusun. Gerçek babasının kim olduğu yazıyormuş mektupta. O baba Ali Bey'miş.

Ali Bey bunu öğrenince hemen Fitnat'ın yanına gider. Ama Fitnat, Talat'a kavuşamayacağını düşündüğünden karnına bıçak saplamış, intihar etmiş.

Tam o esnada Ragıbe kılığında Talat Bey gelir. Kendisi hastalanmıştı, hasta yatağından kalkıp gelmiş, Fitnat'ı o halde görünce ölür.

Ali Bey de delirir.

*

Çok iyi değil mi?

Çok iyi bence.

Bir Romeo ve Juliet havası var, sevenleri kavuşturmaması açısından.

(Kavuşsalardı iyiydi. Keşke kavuşsalardı.)

*

Romanın başında yazar, Talat Bey'in annesinin aşk hikayesini anlatıyor niyeyse. Anne ve babası o yıllar için ender rastlanan bir şekilde görücü usulü ile değil, tanışıp aşık olarak evlenmişler. Ama evlenmeleri o kadar da kolay olmamış.

Onların kısa hikayesinin ardından Talat'ı anlatıyor.

*

Talat'ın kadın kılığına girdiğinde yaşadıklarını çok tatlı bir didaktiklikle anlatmış:

"Ah zavallı kadınlar neler çekerlermiş! Biz onları kukla gibi kullanıyoruz. Yolda serbest ve rahat yürümelerine mani oluyoruz. Bu ne rezalet! Ne küstahlık! Bir erkek, tanımadığı başka bir erkeğe rast gelse yüzüne bakmaz, söz söylemez, lakin tanımadığı ve hiç görmediği bir kadına rast gelince, gülerek yüzüne bakmaya ve söz söylemeye başlar, kovsalar bile yanından ayrılmaz. Demek oluyor ki biz, kadınları insan yerine koymuyoruz. Kendimizi eğlendirmek için onların ruhunu sıkıyoruz. Serbest gezip dolaşmalarına ve eğlenmelerine mâni oluyoruz." sf.50

Erkek okuyucuya bir ders anlatır gibi, kadın okuyucunun da gönlünü kazanmaya çalışıyormuş gibi.

*

Bir de flashback'leri "Hatırlarsınız" diye anlatıyor, çok tatlı.

"Hatırlarsınız, Fitnat'ın annesi Fitnat'a bir muska vermişti." 

Hatırladık gözünü sevdiğim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder