14 Ekim 2024 Pazartesi

MERAKLISINA TOPLUMSAL CİNSİYETLER

 

MERAKLISINA TOPLUMSAL CİNSİYETLER

(Genders)

Kathryn Bond Stockton

2021

Çeviren: Ömer Anlatan

Nova Kitap

1.Baskı - Ekim 2022

206 sayfa

 

14 Ekim 2024 Bu kitabı okumam ama çok da anlamamam sorunsalı.

Bence biraz Amerikan olduğu için anlamadım. Siyahi kadın – siyahi erkek, beyaz kadın – beyaz erkek, köleler, kızılderililer… Bunlara dair bende bir alt yapı olmadığı için bu konulardan uzun uzun bahsetmesi bende pek yer etmedi.

*

Kitaptan anladığım kadarıyla bir doğumda atanan cinsiyet var. Genital organa göre anlaşılıyor. Ama bu bir cinsiyet tayini için yeterli değil diyorlar. Çünkü interseksler var. Demek ki genital organ cinsiyet tanımlamada yetersiz. Ama büyük ölçüde insanların baktığı husus bu. Sonra da buna göre ailenin yetiştirmesi ve toplumun beklentisi oluyor. Buna da toplumsal cinsiyet deniyor. Diye anladım ben. Yazarın ifadesiyle:

“Çocukların içine kız ya da oğlan gibi kelimeler koyuyoruz. Bu, onların izinleri alınmadan yapılan ve hayatları boyunca karşılık vermek zorunda oldukları bir müdahaledir.” Sf.27

Bebek doğuyor. Genital organına bakıyoruz. “Bu organın görünürlüğü, doğumda atanan cinsiyetin temel belirleyicisidir. Gözlerimizi bebeğin vücuduna diker ve bir okuma yaparız. Her şey beklendiği gibi görünüyorsa, bebeğin cinsiyeti “olan” bir kelime atarız. (…) Kelime kağıtlara geçer ve sesli olarak söylenir ancak onu bedene yapıştırmanın bir yolu yoktur. Beden, kendi kelimesinden fiziksel olarak ayrıdır. (…) Kelime, ancak daha sonra çocuğun içine girip çocuğun kendisini temsil eden bir kelime haline gelir.” Sf.50

İnterseks çocuklar ve trans çocukların sanki daha önce yoktu da yeni modaymış gibi lanse edilmesine karşı çıkıyor yazar. Eskiden de bu çocukların var olduğunu ama eskiden bu çocukların tıp tarafından dönüştürüldüğünü anlatıyor. Ameliyatlarla, hormonlarla bu çocuklar genital organlarıyla uyumlu hale getirilmeye çalışılırmış.

*


“Doğduğunuzda toplumsal cinsiyet nedir biliyor muydunuz? Gerçekten bilemezdiniz. Toplumsal cinsiyet, bildiğiniz bir şey haline gelir.” Sf.17 diyor yazar ve toplumsal cinsiyetin iki şeyden meydana geldiğini söylüyor yazar: ırk ve para.

Bunları açacağını vadediyor kitabın başlarında, nitekim açıyor da sanırım ama ben pek anlayamadım bunlarla bağlantısını. Irkın ve paranın özellikle paranın her şeyle bağlantısı var muhakkak ama kitapta bu kısmı netleştiremedim. Para derken örneğin oyuncak sektöründen bahsediyor. Bunu elinde tutan Mattel firması farklı cinsiyette çocuklar için oyuncaklar yaparak pazarını genişletmeye çalışıyormuş. İşin parayla ilgili kısmı sadece bu mu anlayamadım.

“Oğlanlar oyuncak bebeklerle oynamaz. Elbette bazıları oynar, ancak ellerinde bir oyuncak bebek görüldüğü anda, ona vurmuyorlarsa, oğlanlıkları sorgulanmaya başlar.” Sf.28 Bunu anlayabiliyorum. Oyuncakların da cinsiyetleri varmış gibi davranılıyor, evet.

*

ABD’de askere gitmek isteyen translar, tıbbi maliyetler gerekçe gösterilerek askere alınmıyormuş. Translar bu duruma tepkiliymiş.

Askerlikle ve erkeklikle ilgili çarpıcı bulduğum şöyle bir değerlendirme var kitapta:

“Asker, var olan en itaatkar, en boyun eğen, en hüküm altına alınan, en seyyar, en uysal bireydir. Asker, kelimenin tam anlamıyla itaat etmesi için yaratılmıştır. Bu tanımla başka bir yerde karşılaşsaydık bunun geleneksel kadınlık kalıplarına atıfta bulunduğunu pekala düşünebilirdik. Ama hiç de öyle değil.” Sf.35

*

Yazar, başkasından alıntı yaparak evlilikle ilgili çok çarpıcı bir fikir veriyor:

“Evlilikler, en değerli hediyenin kadınlar olduğu, hediye alışverişinin en temel biçimidir. (…) Eğer işlem yapılan şey kadınlarsa o zaman birbirine bağlanmış olanlar onu veren ve alan erkeklerdir; kadın, ilişkinin bir tarafı olmaktan ziyade ilişkinin aracısıdır.” Sf. 102

*

Kitaptan öğrendiğim bazı yeni kavramlar var. Çevirmenin notuyla:


Cinsiyet bozucu: İkili cinsiyet kalıplarını ve bunların atfettiği kadınlık ve erkeklik rollerini kabul etmeyen, bunları reddeden ve bozan kişileri ifade eden “gender non-conforming” ifadesinin dilimizde benimsenmiş karşılığı

Pirinç kraliçesi: LGBTQI+ jargonunda, Asyalılara karşı ilgi duyan Asyalı olmayan gay erkekleri ifade etmek için kullanılmaktadır.

Chick-lit: İngilizcede genellikle genç, bekar ve çalışan kadınları konu alan aşk romanları için kullanılan ifade

 *

Neticede çok anlamadığım ama hiç yoktan iyidir bir kitap oldu benim için. 

Aynı serinin başka bir kitabı için

Bkz: Meraklısına Feminizm 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder