17 Eylül 2019 Salı

DON QUIJOTE



La Mancha’lı Yaratıcı Asilzade

DON QUIJOTE

(El Ingeniosa Hidalgo Don Quijote De La Mancha)

Miguel de Cervantes Saavedra

1605

Çeviren: Roza Hakmen

Yapı Kredi Yayınları

4.Baskı – Mart 2001

1. Cilt: 507 sayfa
2. Cilt: 579 sayfa


İnsan Don Kişot’u okumasa da kendisini tanıyordur, az çok duymuştur. Değirmenlere karşı savaşan korkusuz kahraman.

Yalnız bir dakika, kahraman mı?

Kitabı okuduktan sonra Don Kişot’un kahraman olduğunu asla düşünmüyorum. Onun bir deli, üstelik tehlikeli bir deli olduğunu düşünüyorum.

*

Don Kişot, kendi halinde zengin bir hayat yaşarken pek çok şövalyelik kitabı okumasının etkisiyle kendisinin de bir şövalye olduğunu düşünmeye başlar. Artık kendisini gezgin ve maceracı bir şövalye olarak ilan etmiştir.

Kitabın bu kısımları sanki kitap okumayı biraz eleştirir gibi geldi bana. Çok kitap okumak iyi bir şey değildir mesajı sezdim ben satır aralarında.

Don Kişot, okuduğu kitaplardan bilmektedir ki her şövalyenin bir de sadık yardımcısı vardır. O da köyün yarım akıllısı Sancho Panza’yı seçer.

Her şövalyenin ayrıca bir de sevdiği kadın olur, her macerasını ona adarmış. O da köyden Dulcinea’yı seçer. Kızın haberi yok tabi bir şeyden.

*

Don Kişot ve Sancho Panza köyden kaçıp maceralara atılırlar.

Aslında ortada macera yoktur ama Don Kişot macera uydurur. Yukarıda dediğim tehlikesi de burada başlar.

Kendi halinde giden insanlara saldırır Don Kişot. Çünkü onları kendi kafasında bambaşka konumlandırır. Bize kendi halinde giden bir adam ona bir zalim gibi gözükür. Mahkumları cezaevine götüren resmi görevlileri, insanların özgürlüğünü elinden alıp tutsak eden kötü adamlar olarak görüp  saldırır, mahkumları serbest bırakır.

Değirmenleri dev sanıp saldırmasını biliyorsunuz.

Konaklamak için gittiği hanları şato sanır.

Handaki eşyaları başka şeyler sanır, onlara saldırır.

Yani hem cana hem mala zarar verebilen bir delidir ve dışarıda dolaşması bence tehlikeli biridir Don Kişot.

Sancho Panza da Don Kişot bir şehri fethedecek de kendisine valilik verecek diye Don Kişot’un yanındadır. Aslında Don Kişot’un deliliklerini zaman zaman fark eder, ama bunu dile getirdiğinde Don Kişot’un dehşet tepkisiyle karşılaşır.

Don Kişot da bazen yaptıklarının saçmalık olduğunu fark edecek gibi olur, sonra da kendisine o saçmalıkları yaptıranın büyücüler olduğuna kanaat getirir.

Büyücüler kötü adamları iyi adam kılığına sokmuştur.

Büyücüler devleri yel değirmeni kılığına sokmuştur.

Büyücüler güzeller güzeli Dulcinea’yı çirkin bir köylü kızına dönüştürmüştür.

*

Yolda karşılaştığı bazı insanlar Don Kişot’un deliliğini anlayıp alttan alırlar. Kimisi dalga geçer. Kimisi öldüresiye döver.

*

Kitapta Don Kişot’un maceralarının kitaplaştırıldığı da anlatılır. Don Kişot, maceradan maceraya koşarken beri yanda kendisinin maceralarının anlatıldığı kitabı geniş bir okuyucu kitlesi bulur.

*

İki cilt boyunca onlarca olay yaşarlar.

Nihayet eve dönerler.

Kendine gelir Don Kişot.

Ve hastalanıp sessizce ölür.

*

Kitabın bence en tüyleri diken diken edici kısmı bu kitabın 1605 yılında yazılmış olması.

1605.

Tüyler tiken tiken.

Kitabın başında kralın kitabın basımına dair izin yazıları da var. Onlar da çok etkileyici. 

Kitabın dili çok komik. Yazarın anlatırken kahkahalarla güldüğünü, "Manyak bu adam" dediğini, "Bak bak burası çok komik" diye dürttüğünü duydum ben okurken.




4 yorum:

  1. Yıllar evvel sadeleştirilmiş halini okumuştum. klasik okumayı seven bir okur olarak atladığım kitaplardan...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okumaya karar verirseniz, şimdiden iyi okumalar .)

      Sil
  2. Okuma listemde olan kitap. Detaylarıyla okumak istediklerimden.
    Bu arada bloğunuza mail abonelik butonu koyarsanız daha rahat takip edebiliriz:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba, aklıma gelmemişti, koydum şimdi. Teşekkürler, iyi okumalar :)

      Sil