13 Haziran 2018 Çarşamba

SAKLI SEÇİLMİŞLER



SAKLI SEÇİLMİŞLER

Soner Yalçın

2017

Kırmızı Kedi Yayınevi 

1. Basım – Aralık 2017

484 sayfa


Ne kadar da iç karartıcı bir kitap.

İç karartıcı, çünkü her sayfasında, her satırda, her satır arasında ÖLECEKSİNİZ yazıyor.

Yediğimiz, içtiğimiz gıdalardan ötürü hasta olup ölüyormuşuz ve bu gidişle de hasta olup ölmeye devam edecekmişiz.

*

Pirinç, mısır, buğday, inek, koyun, tavuk, süt, yoğurt… her şeyimiz bozukmuş.

Bozan da meşhur Rockefeller ailesi.

Türkiye’de de iktidarlar on yıllar boyunca bu bozulmaya çanak tutmuş.

*

Marketten aldığımız hiçbir şey zaten sağlıklı değil, bunu az çok biliyoruz.

Organik zannederek aldıklarımız da pek güvenilir değilmiş. Çünkü toprağa atılan gübreler, meyve sebzelerde kullanılan ilaçlar da sağlığa zararlıymış.

Yine köyde gezen tavuk ya da köylünün kendi baktığı inek, koyun da sağlığa zararlı etkiler taşıyormuş, çünkü bu hayvanlara verilen yemler de yine küresel şirketlerin üretimi olan yemlermiş.

Tüm bu bozuk gıdalar nedeniyle pek çok hastalık doğmuş ve bu gidişle de doğmaya devam edecekmiş.

Bu hastalıklar artık kanıksadığımız kolesterol, tansiyon, şeker, diyabet, obezite… yanı sıra artan kanser vakaları imiş.

Daha vahimi bebeklerde ortaya çıkan alerjilermiş.

Bebek konusu hassas. Kitaba göre bu yediklerimizden ötürü zaten kısırlaşacakmışız. Doğan bebekler de anne babalarının beslenme şekillerinden ötürü hasta ve/veya alerjik olarak doğacaklarmış.

*

İşte böyle vahim bir tablo çiziyor kitap.

Yalnız anlamadığım bazı hususlar var. Şu meşhur Rockefeller ailesi, elinde tuttuğu küresel sermaye şirketleri ile tüm insanlığı gıda terörüne maruz bırakıp öldürecekse kendileri bundan ne kazanacak? Koca dünyada ailecek mi yaşamak istiyorlar?

Genel kanı, Rockefeller’in insanları kendilerine köle etme planları. İyi de yediklerimizden ötürü öldük. Kimi köle edecekler kendilerine?

Ey Rockefellergiller! Buradan yetkilinize sesleniyorum, sizin amacınız nedir?

*

Benim geleceğe dair şöyle bir kanaatim var:

Yediklerimiz içtiklerimiz sağlıklı değil, evet. Ama zamanla vücutlarımız, organlarımız buna uyum sağlayacaktır sanıyorum. Yani bu anlamda bir evrim geçirebiliriz.

Plastik yiyen böcekler peyda oldu mesela.

Doğayı çok affedersiniz boka da çevirsek bu boka uygun tasarımlar oluşacaktır sanıyorum.

Bir diğer kanım da zamanla homo sapiens ırkı olarak yok olacağımız.

Bildiğiniz üzere bir zamanlar Neandertaller vardı. Sonra bu nesil yok oldu. (Bu konuda şu kitaba bakabilirsiniz: Hayvanlardan Tanrılara Sapiens)

Homo sapiens olarak bizler de bu gidişle neden yok olmayalım? Yediğimiz içtiğimiz şeylerden ötürü başkalaşım geçireceğiz, beri yandan da yapay zeka ile ilgili teknoloji ilerleyecek ve böylece biyonik bir insan ırkı gelecek. (Bu konuyla ilgili olarak bkz: Homo Deus)

Nasıl öngörü?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder