İTHAM EDİYORUM
Ahmet Şık
2018
Kırmızı Kedi Yayınevi
1. Basım – Haziran 2018
160 sayfa
Ahmet Şık’ın yargılandığı davalardaki
savunmalarını içeriyor kitap. Pardon savunma demişim, ithamlarını.
“Söylediklerim savunma veya ifade değil.
Aksine ithamdır.
Çünkü; bu siyasi operasyonun kanuni
kılıfını hazırlayan metnin başında ‘iddianame’ yazması, çöp muamelesi yapılması
gereken bu utanç vesikasını hukuki kılmıyor. Tıpkı, öncesi ve sonrasıyla bu
siyasi operasyonda görev ve rol üstlenen kimi kişilerin adlarının önünde
hakim-savcı yazmasının kendilerini hukukçu kılmadığı gibi.” Sf.36
*
Timur Soykan, kitabın önsözünde tarihte
AKP döneminin Türkiye’nin en büyük gazeteci hapishanesine dönüştüğü bir dönem
olarak anılacağını söylüyor.
Bu gazetecilerden biri de Ahmet Şık.
*
Kitap ilk olarak Ahmet Şık’ın 24 Temmuz
2017 tarihli “Sözlerim Savunma Değil İthamdır” başlıklı beyanlarıyla başlıyor.
Beyanlarında;
AKP ve Gülen cemaati arasında mafyatik
iktidar ortaklığı olduğunu,
15 Temmuz 2016’daki darbe kalkışmasının
tek failinin Gülen cemaati olmadığını, bu kalkışmanın hükümet tarafından
önceden bilindiğine dair ciddi kuşkular olduğunu,
Darbenin engellendiğini ama ilan edilen
Olağanüstü Hal (OHAL) ile güçler ayrılığı prensibini oradan kaldıracak
düzenlemelerin yolunun açıldığını,
Sansürün arttığını, pek çok medya
organının kapatıldığını…
vb anlatıyor.
Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hükümetini
kıyasıya eleştiriyor. Onlar hakkında:
“Gülen Cemaati’nin FETÖ diye anılan bir
canavara dönüşmesinde hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi davranıyorlar.” diyor. Sf.19
Eskinin bakan ve başka bazı yetkili
isimlerinin Fethullah Gülen’i öven söylemlerini hatırlatıyor.
*
İkinci olarak 25 Aralık 2017 tarihli “Hakikati
Söylemenin Gücü İktidara Tapınanın Gücünden Uzun Sürer” başlıklı beyanları yer
alıyor.
Burada;
Suçlama konusu yapılanın gazetecilik mesleği faaliyetleri olduğunu,
Delil olarak belirtilenlerin hiçbiri
hakkında yayımlandığı dönemde adli soruşturma açılmadığını ve yalanlanmadığını,
Hakim ve savcıların aldıkları talimatı
yerine getirmek için suç işlediklerini,
Kendisini Fetöcü olmakla suçlayan savcının
daha sonra FETÖ sanığı olduğunu,
Savcıların gizlilik kararı verdiği
dosyalardaki içeriğin devletin haber ajansına sızdırıldığını…
anlatıyor ilgili mahkeme belgelerini,
medyaya yansıyan haberleri ve tivitleri de koyarak.
*
Kitapta son olarak “6 Yıl Sonra Aynı
Komplo” başlıklı 25 Nisan 2018 tarihli beyanlar yer alıyor.
Bu kısımda;
Daha önce FETÖ aleyhine yazdığı
kitap nedeniyle yargılandığını, çünkü o zamanlar henüz iktidar ve Gülen cemaati
arasında kavga olmadığını,
O dönem Ergenekoncu ilan edildiğini, şimdi
de Fetöcü ilan edildiğini,
Esasen mesleki faaliyetlerinin suçlama
konusu edildiğini,
Komplocuların bir gün yargılanacağını
ancak bunun bugünün aksine gerçekten tarafsız ve gerçekten bağımsız
mahkemelerde olmasını dilediğini…
anlatıyor.
Son söz niyetine de:
“Enseyi karartmayın. Haklı olanı susturma
savaşını tarihte hiçbir diktatörlük kazanamadı. Biz kazanacağız.” diyor.
*
Yorumsuz anlattım size kitabı.
İÇERİĞİ merak uyandırıcı bir kitap.
YanıtlaSilEvet, ben de merak edip almıştım. :)
Sil