17 Temmuz 2018 Salı

İTHAM EDİYORUM



İTHAM EDİYORUM

Ahmet Şık

2018

Kırmızı Kedi Yayınevi

1. Basım – Haziran 2018

160 sayfa


Ahmet Şık’ın yargılandığı davalardaki savunmalarını içeriyor kitap. Pardon savunma demişim, ithamlarını.

“Söylediklerim savunma veya ifade değil. Aksine ithamdır.

Çünkü; bu siyasi operasyonun kanuni kılıfını hazırlayan metnin başında ‘iddianame’ yazması, çöp muamelesi yapılması gereken bu utanç vesikasını hukuki kılmıyor. Tıpkı, öncesi ve sonrasıyla bu siyasi operasyonda görev ve rol üstlenen kimi kişilerin adlarının önünde hakim-savcı yazmasının kendilerini hukukçu kılmadığı gibi.” Sf.36

*

Timur Soykan, kitabın önsözünde tarihte AKP döneminin Türkiye’nin en büyük gazeteci hapishanesine dönüştüğü bir dönem olarak anılacağını söylüyor.

Bu gazetecilerden biri de Ahmet Şık.

*

Kitap ilk olarak Ahmet Şık’ın 24 Temmuz 2017 tarihli “Sözlerim Savunma Değil İthamdır” başlıklı beyanlarıyla başlıyor.

Beyanlarında;

AKP ve Gülen cemaati arasında mafyatik iktidar ortaklığı olduğunu,

15 Temmuz 2016’daki darbe kalkışmasının tek failinin Gülen cemaati olmadığını, bu kalkışmanın hükümet tarafından önceden bilindiğine dair ciddi kuşkular olduğunu,

Darbenin engellendiğini ama ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) ile güçler ayrılığı prensibini oradan kaldıracak düzenlemelerin yolunun açıldığını,

Sansürün arttığını, pek çok medya organının kapatıldığını… 

vb anlatıyor.

Recep Tayyip Erdoğan ve AKP hükümetini kıyasıya eleştiriyor. Onlar hakkında:

“Gülen Cemaati’nin FETÖ diye anılan bir canavara dönüşmesinde hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi davranıyorlar.” diyor. Sf.19

Eskinin bakan ve başka bazı yetkili isimlerinin Fethullah Gülen’i öven söylemlerini hatırlatıyor.

*

İkinci olarak 25 Aralık 2017 tarihli “Hakikati Söylemenin Gücü İktidara Tapınanın Gücünden Uzun Sürer” başlıklı beyanları yer alıyor.

Burada;

Suçlama konusu yapılanın gazetecilik mesleği faaliyetleri olduğunu,

Delil olarak belirtilenlerin hiçbiri hakkında yayımlandığı dönemde adli soruşturma açılmadığını ve yalanlanmadığını,

Hakim ve savcıların aldıkları talimatı yerine getirmek için suç işlediklerini,

Kendisini Fetöcü olmakla suçlayan savcının daha sonra FETÖ sanığı olduğunu,

Savcıların gizlilik kararı verdiği dosyalardaki içeriğin devletin haber ajansına sızdırıldığını…

anlatıyor ilgili mahkeme belgelerini, medyaya yansıyan haberleri ve tivitleri de koyarak.

*

Kitapta son olarak “6 Yıl Sonra Aynı Komplo” başlıklı 25 Nisan 2018 tarihli beyanlar yer alıyor.

Bu kısımda;

Daha önce FETÖ aleyhine yazdığı kitap nedeniyle yargılandığını, çünkü o zamanlar henüz iktidar ve Gülen cemaati arasında kavga olmadığını,

O dönem Ergenekoncu ilan edildiğini, şimdi de Fetöcü ilan edildiğini,

Esasen mesleki faaliyetlerinin suçlama konusu edildiğini,

Komplocuların bir gün yargılanacağını ancak bunun bugünün aksine gerçekten tarafsız ve gerçekten bağımsız mahkemelerde olmasını dilediğini…

anlatıyor.

Son söz niyetine de:

“Enseyi karartmayın. Haklı olanı susturma savaşını tarihte hiçbir diktatörlük kazanamadı. Biz kazanacağız.” diyor.

*

Yorumsuz anlattım size kitabı.



2 yorum: