KEN TAÇ DİS
Zafer Algöz
2022
İnkılap Kitabevi
4.Baskı - 2022
291 sayfa
Zafer Algöz’ün üçüncü kitabı.
İlk ikisi çok sevilince devamını yazmış.
Ben ilk kitabı okumuştum.
Bkz: Haşırt Dı Bilekbord
Tanıdığı ünlü isimlerle olan anılarını yazmıştı, eğlenceliydi.
İkinci kitabı (Keş On Dı Teybıl) okumadım, belki okurum. Muhtemelen ikinci kitapta da yine çeşitli ünlü isimlerle olan anılarına devam etmiştir.
Bu üçüncü kitapta ise biraz ünsüzlere yer vermiş. Meşhur olmayan ama son derece değişik ve orijinal tipler yer alıyor kitapta. Komşuları, akrabaları, arkadaşları vb.
Örneğin;
- Komşusu doktor Cemil Cahit Sözer. Yoksullara parasız yardım eden, 96 yaşına
kadar çalışan bir çocuk doktoru. İnsanlara verdiği en büyük tavsiye yumurtanın
çok faydalı olduğu ve sık sık yenmesi gerektiği. Meslektaşları ile ilgili şöyle
de bir sır veriyor, bir doktor ameliyat olman gerektiğini söylüyorsa üç doktora
daha danış. Ameliyat her durumda gerekli olmayabilir ama doktorun ödemesi
gereken borçları varsa seni ameliyata yönlendirebilir. Ben demiyorum, doktor
diyor.
- Dayısı Enver. İzmir’de tek başına yaşayan bir emekli albay. Çocukken
tatillerde yanına gidermiş. Asker gibi eğitilir ama eğlenirmiş. O günlere dair hikayelerini
anlatıyor, arka planda İzmir’in o yıllardaki hali ile. Dayısının vefatının
ardından çok üzülmüş. İzmir de çok değişmiş zamanla.
-Yazar bir dönem Devlet Tiyatroları idareciliği görevi yapmış. Bu esnada bir
gazetede şöyle bir haber okumuş: Cezaevi mahkumları ile Kemal Tahir’in
72.Koğuş’unu oynatan tiyatro sever bir cezaevi müdürü. Zafer Algöz, bu haberden
çok memnun olmuş ve ekibi Akm’de sahneye davet etmiş. Mahkumlar büyük bir
mutlulukla gelmiş ve oyunlarını sergilemişler. “Brubaker” filminden hareketle bu müdüre
Bluebaker Sedat diyor yazar.
- Bedelli askerlik yapmış yazar, 60 gün. Buradaki askerlik anılarına da yer
vermiş. Anıdan ziyade yine etraftaki insanlar aslında anlattığı. Hepsi şafak
sayarken içlerinden birinin kışlayı evinden daha huzurlu bulması, askerlik
yaptıkları Burdur’da çarşı izninin nasıl geçtiği vb
- Bir İtalya tatili maceraları var, onu da anlatıyor. İki çift yola çıkmışlar.
Orada araba kiralamak zor olur diye buradan arabayla gitmişler. Yolda greve
denk gelmeleri, zar zor bir gemiye yetişmeleri, Türk yolcularla dolu gemide
yemek saati gelince yaşanan savaşı… okumak keyifliydi.
- Senegal-Türkiye 2002 Dünya Kupası maçını çıktıkları
İtalya tatilinde izlemişler. Maçı izledikleri barda Senegal’i tutan Fransızlar
varmış. Algöz’ün arkadaşı buradaki Fransız
kadınlar hakkında “Senagilliler onları şey yapıyordur diye Senegal’i tutuyorlar”
diyor. Orada bir keyfim kaçıyor.
Bu açıdan aslında biraz erkek bir kitap olduğunu düşünüyorum. Erkeklerin
küfürleşmeleri, kendi aralarındaki şakalaşmaları, erkek arkadaşlarla
muhabbetler… Bana erkek erkeğe anlatılacak hikayelerin toplandığı bir kitap
gibi geldi bir noktadan sonra.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder