22 Ocak 2024 Pazartesi

BAŞKALARININ ÜLKESİ

 

BAŞKALARININ ÜLKESİ
(Le pays des autres)

Leila Slimani

Çeviren: Işıtan Tual Şekercigik

Kırmızı Kedi Yayınevi

1.Basım - Temmuz 2021

307 sayfa


Mathilde Fransız bir kız. 1940’lı yıllar. Fransa için savaşmaya Fas’tan gelen askerlerden biri olan Emin’i görüyor Mathilde ve evleniyorlar.

Mathilde, Fransa’da yaşadığı kasabadan memnun değildi. Savaş yıllarının zorluğu ve ablasını zorbalığı nedeniyle mutsuzdu. Bu evlilik ve gideceği ülkenin egzotikliği ile daha güzel bir hayata kavuşacağını umuyor. Ancak umduğu gibi olmuyor.

Kocası Faslı bir Müslüman olan Mathilde, kocasının içindeki Ortadoğulu ile tanışıyor kısa zamanda. Ülkenin içinde bulunduğu durumun da egzotik değil kadınlar için korkunç olduğunu görüyor. Eğitim yok, rahatça gezmek yok, ev işleri gırla. Bu yüzden mutsuz ve gergin.

Emin kendisine miras kalan bir toprağı işletip geçinmeye çalışıyor. Ama toprak çok bereketli değil. Bir de ülkede Fransızların yanında olan olduğu gibi sömürge halinden rahatsız olup Fransızlara düşmanlık besleyen de var. Milliyetçi çatışmalar oluyor zaman zaman. O yüzden Emin genel olarak mutsuz ve öfkeli.

Bir kızları oluyor, Ayşe. Sonra oğulları Selim.

Ayşecik ana babasının gerginliğinden etkileniyor, onlardan korkuyor, onlara hiçbir şey anlatmıyor. Hep içine atıyor yavrucak.

Ayşe’yi bir Fransız okuluna veriyorlar. Okulda zorbalıklara maruz kalıyor. Ait olamama hissi yaşıyor. Kimse onunla arkadaş olmuyor. Okulda yaşadıklarını anne babası bilmiyor. Tüm bunlara rağmen Ayşe okulda başarılı oluyor, sınıf atlıyor. Anne baba şaşırıyor. Bilmiyorlar kızlarının zekasını.

Bir Noel zamanı işler yoluna girecek gibi oluyor. Mathilde artık ortama alışmış gibi görünüyor, az malzemeyle ve kıt imkanlarla güzel yemekler ve güzel bir masa hazırlıyor. Bunu gören Emin onu evinde hissettirmek için eve ağaç getiriyor. Noel Baba kostümü ile eve gelip sürpriz yapıyor. Şaşkınlık ve sevinç yaşanıyor aile içinde. Ama Mathilde, Emin’in kendisine aldığı hediyeyi beğenmiyor. Terlik almış Emin ama hem küçük hem çirkin. Çaktırmıyor Mathilde, beğenmiş ve mutlu olmuş rolü yapıyor, tuvalette ağlıyor. Kendini değersiz hissediyor.

Emin’in erkek kardeşi Ömer aşırı milliyetçi. Bir gün ortadan kayboluyor. Kız kardeşi Selma bu duruma seviniyor ve hatta inşallah ölmüştür diyor. Çünkü Ömer, Selma’ya çok şiddet uyguluyor. Ömer’in yokluğunda Selma kendisini daha rahat ve özgür hissediyor. Erkeklerle vakit geçiriyor. Ve bir gün hamile kalıyor. Emin, Selma’yı kollamadığı ve bu durumu kendisinden gizlediği için Mathilde'i dövüyor. Ayşecik de görüyor bunu ve etrafındaki kadınların gözlerindeki morluklara, kırık burunlarına şimdi anlam verebiliyor. Çok fena.

Emin’in askerlikten yaveri Murad geliyor bir gün. Emin, Murad’ı çiftliğin kahyası yapıyor. Murad askeri disiplinle çalıştırıyor herkesi, o yüzden kimse onu sevmiyor. Selma’yı Murad ile evlendiriyorlar. Selma da bu şekilde hayat enerjisi emilmiş ve ruhu çekilmiş kadınlar kervanına katılıyor.

Mathilde, babasının öldüğü haberini alıyor. Mezarına gitmek istiyor. Fransa’ya yola çıkıyor. Oraya vardığında oradaki hayat gözüne daha güzel gözüküyor. Çocuklarını terk edip orada yaşamayı aklından geçiriyor. Ama kız kardeşi Irene’den yüz bulamıyor, tüm mahalle de onun artık geri dönmesini bekler gibi olunca geri dönüyor.

Ömer en son bir çatışmada görülüyor, yaralanıyor. Doktor olarak Emin’in Macar doktor dostu gidip onu tedavi ediyor. Bu doktor ve karısı, Emin ile Mathilde’in en iyi komşuları ve dostları oluyor.

Kitabın sonunda yangın çıkıyor civarda. Yangın Emin’in çiftliğine uğramıyor. Balkondan yangını izliyorlar, o sırada Ayşe yangını izlemekten zevk alırken kitap bitiyor.

*

Anlaşılıyor ki bir erkeği Ortadoğu’dan çıkarabilirsin ama Ortadoğu’yu erkeğin içinden çıkaramazsın. Bunu kızlara öğütleyebiliriz bu kitapla.

*

Fas ve Fransa ilişkilerinin topluma yansımasını da okumak mümkün kitapta. Bir yanda Fransa sayesinde ülkenin gün yüzü gördüğünü, toprakların işlendiğini, üretim olduğunu savunan var. Bir yanda da Fransa’nın Fas’ı sömürdüğünü düşünen ve bağımsızlık isteyenler var. Neticede Fransız himayesindeki Fas 1956’da bağımsız oluyor. Kitapta bu bağımsızlık öncesi on yıl içinde geçiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder