26 Kasım 2022 Cumartesi

İNSANLARIN DÜNYASI

 


İNSANLARIN DÜNYASI

(La Terre des Hommes )

Antoine de Saint - Exupery

1943

Çeviri: Gülce Ekin Köse

Dokuz Yayıncılık

8.Baskı - Kasım 2020

192 sayfa


Küçük Prens'in yazarı. 

Bu kitap da sanki Küçük Prens'in prototipi. Çöle düşen pilot, tilki, coğrafyacı, umut...

Küçük Prens'teki masalsılık yok ama burada. Dümdüz. Gerçek. 

*

Pilotluğunun ilk zamanlarından itibaren anlatmaya başlıyor Fransız yazar. 

Kıdemli bir arkadaşı ona coğrafya öğretiyor. Ama bildiğimiz gibi değil. Nehirleri, dağları değil de örneğin uçarken zorluk çıkaracak bir ağacı, zorda kalırsa ona yardım edebilecek bir çifti anlatıyor.

Arkadaşlarının anılarına yer veriyor. Kimisi esir düşmüş, kimisinden haber alınamamış. 

Kendisi de bir gün kaza yapıyor. Marakeş, Fas, Bingazi, Trablus... uçarken bir gün kaza yapıp çöle düşüyor bir arkadaşıyla. Çölde mahsur kalıyorlar. Uçakta bir portakal buluyorlar. Onlar için ne kadar değerli oluyor.

Bir tilki fark ediyor çölde. Tilkiyi görmüyor ama izlerini, beslendiği ağacı, kaldığı kovuğu gözlemliyor.

Sık sık serap görüyorlar. Akıllarını yitirmek üzere oluyorlar. 

O süreçte anılarını düşünüyor. Kurtulduğunda da genel olarak hayat hakkında düşüncelerini, anılarını ve gözlemlerini yazıyor. 

Arapların Osmanlı’ya ihanetini konuşuruz ya. Fransızlara da ihanet etmişler, kişisel algılamayalım. Fransızlara yardım eden bir Mağripli varmış, hatta bu sayede Fransa’dan bağışlar, paralar almış. Bir gece Hıristiyanların Tanrısına hizmet ederek Müslümanların Tanrısına ihanet ettiğini düşünmüş ve yüzlerce Fransız subayı öldürmüş. 

Araplarla ilgili başka bir anısı: Fransız karakolunda Arap konuklar varmış. Karakola saldırı yapılmış. Arap konuklar gitmek yerine karakolu savunmuş. Tehlike geçince karakolu korumak için harcadıkları mermileri istemişler Fransızlardan. Yazara göre Fransızlardan aldıkları bu mermilerle yine Fransızlara saldıracaklar.

Kaldığı Arap coğrafyasında hiç ağaç, hiç ırmak görmeyen insanlarla karşılaşıyor. Bu insanlar ağaçların, ırmakların sadece cennette olacağını düşünüyorlarmış. Halbuki Fransa’da var. Yazar bunların Fransa'da olduğunu söyleyince kısa bir sorgulama anı geçiriyorlar. Fransızların Tanrısı ne kadar cömert, diye düşünüyorlar.

*

Ben çizmedim ama altını çizecek satır olsun isteyenleri tatmin edecek yorumları da var yazarın. Arka kapaktan aktarayım meraklısına:

"Bilinmeyen şeyler insanları korkuya itse de bir kez denendiğinde, o artık bilinmeyen olmaktan çıkacaktır. İnsanı kurtaran ise bir adım atmaktır. Sonra bir adım daha... Bir adım daha..."




1 yorum:

  1. Küçük Prens için yazar, mükemmel bir esere yazılacak hiç bir şey kalmadığında değil çıkarılacak hiç bir şey kalmadığında ulaşılır gibi bir şey söylemişti ve ben çok etkilenmiştim. Aynı mantıkta yazılmışsa doğrudan söylemek istediğini yazmıştır diye tahmin ediyorum.

    Bu arada yazarın Araplar hakkındaki değerlendirmelerine içten içe katılıyorum.

    YanıtlaSil