BEN DE SİZİN İÇİN ÜZGÜNÜM
Kadri Gürsel
2018
Destek Yayınları
1. Baskı – Ekim 2018
320 sayfa
Gazeteci Kadri Gürsel, FETÖ’ye yardım
suçlamasıyla Cumhuriyet gazetesine yapılan operasyonda tutuklanmıştı.
Aralık 2017’de, Silivri’den serbest
bırakıldıktan sonra yazmaya başladığı kitapla ilgili olarak önsözde “tüm ülkeyi içine çeken genel kötü gidişatı”
kişisel hikayesinin bağlamında anlatıyor.
*
2015’te Milliyet gazetesinin patronu
Erdoğan Demirören, Kadri Gürsel’e seçimlere (7 Haziran 2015 Genel Seçimleri)
kadar yazı yazmamasını, ama maaşını almaya devam etmesini (para karşılığı
susmasını) teklif etmiş. Gürsel kabul etmemiş.
Bundan sonra olaylar gelişiyor, kovulma ve
tutuklanma birbirini izliyor.
*
22 Temmuz 2015’te Milliyet’ten
çıkartılıyor, attığı bir tivit gerekçe gösterilerek.
O günün sabahı attığı tivit:
“Yabancı
liderlerin Türkiye’deki IŞİD terörünün bir numaralı sebebini oluşturan kişiyi
arayıp Suruç için başsağlığı dilemeleri utanç verici.”
Sf.69
Burada kast ettiğinin Recep Tayyip Erdoğan
olmadığını anlatıyor.
Ama kovulacağını bilseydi bu tiviti
atmazmış. Çünkü bu asli bir konu değil, tali bir konuymuş. Okurlarının ondan
yorum beklediği bir mesele değilmiş, o yüzden tercih meselesiymiş ve yazmasa da
olurmuş. Ama çok da dert etmiyor, çünkü o zaman kovmasalar başka zaman
kovacaklardı diyor.
Bu tivit nedeniyle cumhurbaşkanına hakaret
suçlamasıyla şikayet ediliyor. Ancak savcı bunu ifade özgürlüğü kapsamında
değerlendirip Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı veriyor.
*
Milliyet’ten sonra 2016 yılında
Cumhuriyet’te yazmaya başlıyor. İlk yazısında şunu diyor:
“Bu
ülkenin şimdiki zamanında işini ciddiye alan her gazeteci köşe yazarının eninde
sonunda varacağı nokta, muhalif olmaktır.” Sf.98
Bence de. Görüyorum ve arttırıyorum. İşini
ciddiye alan her avukat, hakim ve savcının da.
*
Daha sonra silahlı terör örgütüne üye olmamakla
birlikte, örgüt adına faaliyette bulunmak suçu iddiasıyla Cumhuriyet gazetesine
düzenlenen operasyonda Kadri Gürsel de tutuklanıyor. Sonradan ortaya çıkıyor ki
gazeteciler hakkında FETÖ/PDY soruşturması başlatan savcı da (Murat İnam) FETÖ
sanığı.
*
Kadri Gürsel, savcılık ifadesinde en çok “Bu köşe yazısını siz mi yazdınız? Bu yazıyı
yazmanız için yabancı istihbarat örgütleri ve terör örgütlerinden tavsiye ve
talimat aldınız mı?” sorusuna içerlemiş.
Soğukkanlı bir cevap vermiş buna, ama
sonradan geriye baktığında keşke daha agresif bir cevap verseydim diyormuş. Ama
o zaman için sakin olmaya şartlandırmış kendisini. Bence de makul davranış bu.
Bahsi geçen köşe yazısı da darbe
teşebbüsünden üç gün önce 12 Temmuz 2016’da yayınlanan “Erdoğan Babamız Olmak
İstiyor” başlıklı yazısı.
Erdoğan’ın sigara karşıtlığının vardığı
boyuttan, reşit insanlara çocuk gibi muamele etmesinden dem vurarak Erdoğan’ın
otoriter baba figürü canlandırmaya çalıştığından bahsediyor.
*
11 ay tutuklu kalıyor Kadri Gürsel.
Hapisteyken, daha önce hayatın
koşturmacasında ihmal ettiği romanları okumuş. Örneğin: Orhan Pamuk’un Kar adlı
romanı.
Bkz: Kar/Orhan Pamuk
Epey beğenmiş bu kitabı, uzun uzun kitap
hakkında yorum yapıyor, günümüzdeki benzerliklerini anlatıyor.
*
Gazeteci Cem Küçük, Kadri Gürsel’e
takmıştı bir ara. Pardon “gazeteci” dedim ama Kadri Gürsel onun “tetikçi”
olduğunu, gazeteci olabilecek donanımda olmadığını, hatta akıl sağlığı problemi
olduğunu ve benzeri veriyor veriştiriyor.
*
Kadri Gürsel’e en çok sorulan soru neymiş
biliyor musunuz?
“Nagehan
Alçı’ya nasıl tahammül ettin?” J
(2013’te Kadri Gürsel, Altan Öymen,
Nagehan Alçı ve Nazlı Ilıcak CNN Türk’te “Dört Bir Taraf” adlı bir tartışma
programı yapıyordu.)
Tahammül edemiyormuş aslında. Hatta bu
programa katılmadan önce programı izleyemiyormuş bile, Nagehan Alçı’ya
katlanamadığından. Ama diyor ki:
“Nagehan
Alçı’ya haftanın iki günü tahammül etmek, benim gibi muhalif olarak
sınıflandırılmış bir gazetecinin, bu en çok izlenen tartışma programında
görüşlerini paylaşabilmek için Türkiye şartlarında ödeyeceği manevi bedeldi.”
Sf.47
Nagehan Alçı için:
“Kendisi
bir siyasi satış önerisidir ve bu hali için anlaşmaya varılmıştır”
diyor. Sf.48
Onu bir cisim gibi görürmüş.
“Karşımda
otururken onu iktidarın cisimleşmiş hali olarak gördüm ve iktidar nasıl davranılmayı
hak ediyorsa ona da öyle davrandım.” Sf.50
Bence programa sonradan dahil olan
Abdülkadir Selvi, tahammülü daha zor bir insan. Mıymıymıymıymıyıy
*
Daha önce de hapse girmiş Kadri Gürsel. 18-22
yaş arasında hapisteymiş. Yine siyasi sebeplerden ötürü. Bu yüzden üniversite
okuyamamış. 1985 tarihli YÖK Öğrenci Disiplin Yönetmeliğine göre devlete karşı
suç işlemiş olanların yüksek öğrenim görmesi yasak olduğu için.
*
Kadri Gürsel kendisine “Sizin için
üzüldük” diyenlere “Ben de sizin için üzgünüm.” diye cevap veriyormuş. Malum
otoriter gidişatın neticesinden herkes etkilendiği için.
Silivri'den tahliye olduktan sonra çekilen bu fotoğrafın hikayesi de yer alıyor kitapta. |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder