FARK ET DÜŞÜN HİSSET YAŞA
Kendi Kendine Psikoterapi Yöntemi
Prof. Dr. M. Hakan Türkçapar
2019
Epsilon Yayınları
12.Baskı - Mart 2022
291 sayfa
Kişisel gelişimi akademik olmak ve ortalama okuyucunun kapasitesi arasında
bir yerlerde anlatan bir kitap.
Kitabın başlarında beyin ve bilim içerikli açıklamalar yer alırken
ortasından itibaren hayattan hikayeler ve örneklerle pekiştirme sağlanıyor.
*
Yazar, psikoterapiye yeni başladığı zamanlara dair samimice
bir anısını anlatıyor. İlk hastası, yazara hiç depresyona girip girmediğini
sormuş. Yazar, hiç depresyona girmediğini söyleyince hasta “Siz depresyona
girmediyseniz beni anlamazsınız.” demiş. Yazar da “Bir doktorun ayağı kırık
birini iyileştirmesi için daha önce ayağının kırık olması mı gerekir?” diye
sorarak depresyon hastalarını tedavi etmesi için daha önce depresyona girmiş
olması gerekmediğini anlatmış. Ben de öyle düşünüyorum. Aksine benim depresyon
tedavim için gittiğim uzman depresyona girmiş olsa benim güvenim sarsılırdı,
daha kendine hayrı yok, diye düşünürdüm. Ama bir arkadaşıma bunu anlattığımda
dedi ki: “Doktorumun da daha önce depresyon geçirmiş biri olmasını isterdim.
Böylece kendimi daha iyi ifade edebilirdim. Çünkü depresyonda kendimi
anlatmak zor gelir ve aynısını yaşamış biri varsa beni daha iyi anlayacağını
düşünürüm.” dedi. Bilmem, siz ne dersiniz?
*
“Olayları olduğu gibi değil, algıladığımız gibi görürüz.” Sf.34 diyen yazar, algılarımızı şekillendiren temel duyguları şöyle veriyor:
Beş temel duygu: Kızgınlık, korku, mutluluk, üzüntü, tiksinme
*
Bir de düşüncelerimiz var ve
hayatımızı şekillendirmede son derece önemli yere sahipler. Ancak sıkıntı şu ki
düşünceler soyut ve her zaman gerçeği
yansıtmayabilir. Bunun farkına varmalı ve düşüncelerimizi yararımıza olacak
şekle dönüştürmeliyiz.
Örneğin;
Ayşe akşam evde yalnız kaldığında üzüntü ve umutsuzluk hissettiğini
söylüyor.
Bu duyguların işaret ettiği ideal nedir?
Ben insanlarla birlikte ve yakın ilişkiler içinde olmak isteyen biriyim.
Düşüncesi ise kimse beni istemiyor, yapayalnızım.
Bu düşüncenin duygusal sonucu umutsuzluk, karamsarlık. Davranışsal sonucu
uyumaya çalışma ve uyku ilacı alma.
Yani düşüncesi onu insanlarla birlikte ve yakın ilişkiler içinde olmak
isteyen biri olmaya götürmüyor. Dolayısıyla bu düşünceler görevini yapmıyor.
Bunun gibi olumsuz duygu ve düşüncelerin tespitini yapabilmek için “Olumsuz
Duygu Kaydı” adlı bir tablo hazırlamış yazar. Bu tabloda şu konulara yer
vermeniz isteniyor:
1-Sizi rahatsız eden olayı yaşadığınız tarih-yer
2-Sizi rahatsız eden olay
3-O sıradaki duygunuz/bedensel tepkiniz
4-Düşünceler
5-Davranışlar
Ayşe örneğinden devam edersek;
1- 12.07.2016 evde
2-Yalnız başına evde olmak. Kimsenin aramaması
3-Üzüntü
4-Kimse beni istemiyor, yapayalnızım
5-Yatağa gitme, uyku ilacı alıp uyumaya çalışma
Müdahale ve çözüm için şu soruları öneriyor yazar:
1-Duygu neyle ilgili? Yani ne kadar o anda yaşanan durumla, ne kadar
düşünceyle ilişkili?
Ayşe’nin üzüntü duygusunun sebebi evde olmak mı, kimse beni istemiyor
düşüncesi mi? Düşüncesi. İç dünyasındaki yaşamak istediği hayatla ilgili
üzüntüsü var.
2-Bu duygu dışarısı (olan bitenler) ve içerisiyle (değer ve ideallerimiz)
ilgili neye işaret ediyor?
Ayşe’nin üzüntüsü hangi isteğine işaret ediyor? Diğer insanlarla ilişki
içinde bir insan olmak. O zaman insanlarla bir arada olma fırsatını
kaçırmamalı, onlarla birlikteyken de bu birlikten memnun olduğunu yansıtmalı.
Başka bir
örnek olarak;“Panik atakları sırasında korkuya
kapılan birinin bu korkusunun işaret ettiği değer, o kişinin bedensel ve ruhsal
açıdan sağlıklı yaşama isteğidir. Bu istek fark edilip ona göre davranılırsa
yapılması gereken şey sağlıklı beslenmek, spor yapmak… vb
Böylece kişi aslında gerçeği
yansıtmayan düşünceleri gerçek addedip üzüldüğünü fark edecek.
“Olumsuz duygu bir işarettir” diyor yazar, “düşmanınız değil. Siz onun neye
işaret ettiğini anlamaya çalışın.” Sf.199
*
Kelimelerin ne kadar önemli olduğunu zaten biliyordum. Burada buna
değiniliyor ve doğru sorular sormayı anlatıyor:
“Geçmişi neden unutamıyorum?” yerine, “Geçmişi unutabilsem bugün nasıl bir
hayat yaşamak isterdim?”
“Niye böyleyim?” yerine, “Böyle olmadığımda hayatımda neler değişmiş
olacak?”
“Yaşamın anlamı nedir?” yerine, “Nasıl Yaşar ve ne yaparsam hayat benim
için daha anlamlı hale gelir?”
“Niye hep bunlar benim başıma geliyor?” yerine, “Bunların başıma gelmemesi
adına benim yapabileceğim neler var?”
“Yaşam niye böyle kötü?” yerine, “Kendi yaşamımı ve sevdiklerimin yaşamını
daha iyi hale getirmek için ben ne yapabilirim?”
Sf183
İsteklerimizi dile
getirme şeklimiz de bu bağlamda değerlendirilmeli:
“Sıkıntı yaşamak istemiyorum” yerine “Huzurlu olmak istiyorum.”
“Hastalanmak istemiyorum” yerine “Sağlıklı olmak istiyorum.”
“Başarısız olmak istemiyorum” yerine “Başarılı olmak istiyorum.”
*
Fena kitap değil ama daha iyisi var:
Bkz: İyi Hissetmek
Bkz: Hayatı YenidenKeşfedin